Dün Bugün Yarın Yayınları, İstanbul, 2023
İki dilli
manzum sözlükler, tarihî Türk eğitim sisteminde gramer kitaplarının yanı sıra
yabancı dil öğretiminde temel kaynak olarak kullanılan küçük hacimli ders
kitaplarıdır. Türk dilinin ve edebiyatının tarihî kaynakları arasında önemli
bir yer tutan manzum sözlüklerin Anadolu sahasındaki ilk örnekleri XIII.
yüzyılda görülmektedir. Başlangıçta, Arapça-Farsça tertip edilen bu tür
sözlükler, XIV. yüzyılın sonlarından itibaren Arapça-Türkçe, Farsça-Türkçe veya
Arapça-Farsça-Türkçe şeklinde tertip edilmeye başlanmıştır.
Osmanlı
eğitim sisteminde mensur sözlüklerden daha çok rağbet gören bu tarz iki dilli
manzum sözlükler yoluyla mektep ve medreselerde tahsile yeni başlamış küçük
yaştaki talebelere ilk olarak Kur’an-ı Kerim’de ve hadislerde anlaşılması zor
olan Arapça sözcüklere Türkçe karşılık verilerek talebeler tarafından
anlaşılmasını sağlamak, daha sonra günlük hayatta sık kullanılan Arapça ve
Farsça sözcüklerle bunların Türkçe karşılıklarını ezberletmek, kaynak dilin
kaidelerini kavratmak, edebî sanatlarla aruz ilmini öğretmek ve talebelerin
şiir kabiliyetlerini geliştirmek gibi birçok amaç güdülmüştür. Bu tür
sözlüklerin önemli bir örneği de Teşrîh-i Tıbâʻdır.
Teşrîh-i
Tıbâʻ, XVI. yüzyıl şairlerinden Budinli
Cihâdî’nin H. 1000 (M. 1591-92) yılında kaleme aldığı
Arapça-Türkçe manzum-mensur bir
sözlüktür. Hakkında fazla bilgi olmayan Cihâdî, bu
eserini küçük yaştaki talebelere Arapçayı ve aruz sanatını öğretmek amacıyla
kaleme aldığını belirtmektedir.